28 Aralık 2013 Cumartesi

Konuşan Kitaplar ile Blog Turu - Aşka İkinci Şans || Yabancı Bloglar Ne Demiş?




Merhabalar efenim hepinize! Bir Blog turunun daha sonuna geldik mi? Evet. Hatta bir yılın sonuna geldik değil mi? Açıkçası 2013 biteceği için çok mutluyum. Bitse de gitsek havasındayım yani. Neyse, biz onu bunu bırakalım da ülkemizde yayınlanan kitaba yabancı bloglar ne demiş bakalım.


Eğer senden-nefret-ediyorum-ve-seni-seviyorum türü aşk ilişkilerini seviyorsanız sevimli bir kitap.

Aesta's Book Blog



Bayan Probst bu ikisinin eşleşmesinde harika bir iş çıkardı. Aşka ikinci Şans sevimli, romantik, komik ve kahretsin çok seksi!

Under the Covers Book Blog


Cayır cayır yakan bir kimya, komedi ile dolu ve garip durumlar yaşayan olan iki harika seksi karakter. Bu kitap ben de daha fazlası için yalvarmama sebep oluyor.

Young Readers at Home




Bir kere daha Jennifer Probst sahte bir evlilik ile birbirlerine çekilen ve sonunda birbirleriyle tartışıp kavga ettikleri tüm o zaman boyunca aşık olan iki birey hakkında, ışıltılı eğlenceli ve seksi bir hikaye yazmış.

Talk Supe



25 Aralık 2013 Çarşamba

Konuşan Kitaplar Blog Turu - Aşka İkinci Şans || Ana Karakterleri Tanıyalım



Merhaba Kitap Avcıları! Nasılsınız bakalım? Yorucu değil mi günler, sınavlardır, iştir güçtür, bir de araya giren dramalar derken bizi sevindiren en güzel şey yaptığımız turlar oluyor. En azından benim için. Lafı fazla uzatmayayım ben yoksa bu yazı tur yazısı olmaktan çıkacak. Hemen kitabımızdaki karakterleri tanıyalım.

Bir aşk hikayesinin ana karakterlerini anlatmanın en güzel yolu, onları birbirlerinin gözlerinden yansıtmak bence. Bakalım Maggie ve Michael birbirleri hakkında neler demişler ?


... Maggie onun görüntüsünü kafasında öyle acımasızca parçalara ayırdı ki, moda dünyasının en çok aranan fotoğrafçılarından biri olmasını bu acımasızlığa borçlu olabilirdi. Uzun , simsiyah saçları başının arkasından ensesine kadar iniyordu. Kalkık kaşlara , çıkıntılı elmacık kemiklerine ve güçlü bir çeneye sahip yüzü, zarafet ve gücün tuhaf bir birleşimini sunuyordu. Burnu, çekiciliğini artıran hafif bir eğrilikle yüzünün ortasında duruyordu. Cildi, İtalyan mirasını yansıtan bir biblo gibiydi.Yine de onu baştan çıkaran gözleriydi.Koyu ve duygu yüklü, badem biçimindeki, gür kirpiklerin ardında belirginleşen gözleri. Daima hınzır bir ifadeyle ve kusursuz görünüşünün ardında ışıldayan saf bir  tutkuyla dolu gözleri.

... Michael çok sayıda güzel kadınla çıkmıştı, ama Maggie'nin erkekleri beklenmedik anda gelen bir yumruk gibi allak bullak eden gizemli bir havası vardı. Tarçın rengi saçları ışıkta parlıyor, şık bir kesimle yanaklarının üzerinden omuzlarına dökülüyordu. Perçemleri egzotik bir şekilde devirdiği gözlerini ortaya çıkarıyor, bir erkeği içine çeken ve sislerin içinde kaybolmasını sağlayan uçsuz bucaksız bir Toskana tarlasını andırıyordu. Yüz hatları keskin ve netti; güçlü bir çenesi , belirgin elmacık kemikleri ve zarif bir burnu vardı. Bluzunun esnek kumaşı biçimli omuzlarını ve dik , dolgun göğüslerini ortaya çıkarıyordu. yürürken ipek pantolonu parıldıyor ve erkeklerin bellerine sarılmış halde hayal etmekten kendilerini alamadığı , mükemmelkıvrımlara sahip biçimli ve uzun bacaklarını gözler önüne seriyordu. Adeta sandal ağacıyla amberin bir karışımı olan kokusu, karşısındaki erkeğin burun deliklerinden içeri süzülerek cenneti vadediyordu.



Maggie, kontrol etmeyi seven , kendini ,sırlarını açamayan ,güven sorunu olan ama mutlu insanları gördükçe imrenen aşka ,sevgiye aç ,ama bunu kendide farkedemeyen bir kadın.

Milyarder yakışıklı Michael ise ; istediği her şeyi , her kadını elde edebilecek güce ve cazibeye sahip ama yüreğini titretecek aşkı henüz yaşamamış. İşte bu zorlu iki karakterin aşkını okumaya davetlisiniz.


24 Aralık 2013 Salı

Kitap Yorumu - Bir Kadının Hikayesi



Bir Kadının Hikayesi
Gökçe Dölek
Butik Yayıncılık
269 Sayfa








Kapağından da görebileceğiniz gibi bir değil her kadının hikayesi. Gerçekten beni bu kadar içten bir şekilde etkileyeceğini beklemiyordum. Okurken sürekli, evet ben de böyle düşünmüştüm, haklı! diyerek okudum. Hatta ben yazsam anca bu kadar olurdu. Belki de tam şu an yaşadıklarımdan dolayı duygularımı kelimelere dökmüş gibi hissetmiş olabilirim, bilmiyorum. Ama herkesin içinde kendin bir şeyler bulabileceğine inanıyorum. Herhangi bir tarafta olabilirsiniz, seven ya da sevilen, aldatan ya da aldatılan, mutsuzluğunu söyleyemeyen ya da düzeni bozmak yerine tekdüze devam eden.


  • Aslında ilişkinin en başından, kiminle yürüyeceğini, kiminle yürümeyeceğini, mutlu ya da mutsuz olacağımızı da biliyorduk hepimiz. İçimizdeki ses "bu adam değil" diye bas bas bağırıyordu ama ona inanmak ve sonrasındaki yalnızlığı göze almak zor geliyordu.


Aslında söyleyeceğim başka bir şey yok kitapla ilgili. Sadece beni derinden etkileyen, neredeyse her sayfasına post-it yapıştırdığım, benim kendi günlüğüme yazdığım kelimeleri basılı halde bulduğum bir kitap oldu benim için. Ben alıp bir okuyun derim, bildiğiniz şeyler bile olsa okurken kendinize itiraf edemediğiniz şeyleri göreceksiniz, bir çoğunda da rahatlayacaksınız.


20 Aralık 2013 Cuma

Kitap Yorumu - Ejderin Arzusu



Ejderin Arzusu
G. A. Aiken
Ephesus Yayınları
500 sayfa
Çeviri: Özge Nur Küskün







Dagmar ve Gwenval'in hikayesini okuduk bu kitapta. Yine çok güzel bir kitaptı ama Gwenvael beklediğimden sakindi açık söylemek gerekirse. Gerçi ne kadar sakin olabilir siz düşünün. Yazar ilginç bir kitap yazmış bence bu sefer, biraz Gwenvael için üzüldüm gibi. Her ne kadar herkes tarafından yaramaz ve yakışıklı diye anılsa da ailesinin ona güvenmemesi onu yaralıyor, duygusal biri o, biliyorsunuz. Annwyl'in istediğiyle Kuzey'e gidip Dagmar ile tanıştıktan sonra 180 derece değişiyor. Tamam, hadi 180 olmasın da ama biraz değişmediğini söylemek olmaz. Bana en ilginç gelen şeylerden biri de Şimşek Ejderhalarıyla tanışmamız oldu. Nedense tüm ejderhalerın ateş çıkarabildiklerini düşünmüştüm, ah şu efsaneler! 


"Kadın, sakın beni bir daha ağlatma. Çünkü bu kez, yemin ederim ki sümük görürsün."


Kitapta nelerimiz mi var? Hımm, tabii ki tanrılarımız var! Tanrı değil, tanrılar diyorum. Sonra hamile ve daha güçsüz Annwyl, habire kavga eden ama kitabın en tatlı çiflerinden olan Briec ve Talaith, savaş ihtimaline karşılık gelen vahşi ve eğlenceli Cadwaladr klanı, ikizler meselesini büyüten Ejderha Konseyi, Minatorlar, Şimşek Ejderleri, "Canavar" Dagmar ve Yakşıklı Gwenvael. Dolu dolu bir kitap öyle değil mi? Ejder serisine bayıldığımı biliyorsunuz ya da yeni öğrendiniz. O yüzden diyebileceğim tek şey, gidip kitabı alın ve okuyun.



15 Aralık 2013 Pazar

Konuşan Kitaplar ile Blog Tur - Hobbit || Kitap Yorumu




Selam olsun size ey Orta dünya sakinleri!! Konuşan Kitaplar olarak yılın son bombasını patlattık! Hobbit filmi vizyona giriyor dedik, hepimiz heyecanla bekliyoruz. Ee napalım, tur yapalım! Sadece tur olmaz dedik ve birbirinden güzel hediyeleri de dahil ettik. Evet, bir kısmını ben çok kıskanıyorum. Söylemeden geçmeyeyim. Umarım şanslı izleyicilerden biri de siz olursunuz.








Şimdi size büyük bir şey itiraf edeceğim. Hobbit- benim okuduğum ilk Tolkien kitabıydı. Tamam, vurmayın. Filmlerini onlarca kez izlemiş olmama rağmen hiç Yüzük serisini okumadım, bu Hobbit'e de şans eseri başladım. Veee, BA-YIL-DIM. Çok ciddiyim. Yazarın kaleminden tutun da anlattığı öykülere, yazdığı şarkılara kadar hepsini sevdim. Elime alır almaz bitti kitap, o kadar sürükleyici. İlk filmi izlediğim için başları bana yavaş gelmişti, evet evet böyle olacak biliyorum diye söylenip durdum. Ama tahmin ettiğiniz ya da bildiğiniz üzere biraz farklıydı ve Goblinlerden sonraki maceralarda cidden heyecanlandım! Mesela şu an Bilbo'nun neler yaşayacağını merak ediyorum, Yüzük efsanesinin nasıl gerçekleşeceğini de. Ama en çok da Hobbit 2 filmini merak ediyorum. Henüz gidememiş talihsizler olarak kitabı bitirir bitirmez hemen gitme kararı aldım. Hatta diyorum keşke pelerinim falan olsa konsept yapıp gitsek :(


Bir de filmi için bir şeyler diyeceğim. Çok fazla hatırlamasam da Bilbo Baggins tam benim hayalimdeki Bilbo olmuş. Gidip o kıvırcık saçlarını okşayıp "Nasılsın, hobbitlerin gülüüü!" diye kırolaşabilirim bile siz düşünün....

Son olarak ben hediyelerin fotoğrafını da koyup gidiyorum. Hiç kıskanmadan. HİÇ.









a Rafflecopter giveaway

12 Aralık 2013 Perşembe

Konuşan Kitaplar ile Blog Tur - Hobbit || Kitap Tanıtımı



Hobbit 2 filmi yaklaşırken hayranları daha şimdiden biletleri almaya başladılar bile! Biz de Konuşan Kitaplar olarak bu heyecanın ortasına heyecanlı bir tur ile daldık! HOBBİT! Harika hediyelerimiz ve yazılarımızla hazırlandık! Bunun için İthaki Yayınları'na ve Hayal Kahramanları sitesine teşekkür ederiz. 

Önce kitabın tanıtımı ile başlayalım.


Bir İngiliz Edebiyatı Profesörü olan J.R.R. Tolkien bundan yaklaşık yetmiş yıl kadar önce dünyaya bir kitap hediye etti. Bu kitapla birlikte insanlar ilk defa hobbit denen ahaliyle karşılaşıyordu. Cücelerden bile kısa boylu, yemeye, içmeye ve eğlenmeye düşkün, iyi yürekli, mutlu ve kendi küçük köylerinde her tür maceradan uzak yaşayan bir ahaliydi hobbitler. Ta ki büyücü Gandalf onları ziyaret edene kadar. "Hobbit", diğer hobbitlerden aslında hiç de farklı olmayan bir hobbitin, Bilbo Bagginsin fantastik maceralarından oluşuyor. Bilbo Baggins, büyücü Gandalf ve cücelerle birlikte, cücelerin hazinesini kötü ejderha Smaugdan geri almak için aslında hiç de istemediği bir yolculuğa çıkar. Ama yine de hobbitin içinde henüz keşfedemediği maceracı bir yan vardır ve yolculuk ilerledikçe Bilbo Baggins kendi cesaretinin ve gücünün farkına varmaya başlar.

Tolkienin aslında çocuklar için kaleme aldığı "Hobbit", çok geçmeden yetişkinlerden, özellikle de 60ların asi gençliğinden büyük ilgi gördü. Bunun üzerine Tolkien hobbitlerin, elflerin, cücelerin ve insanların goblinler, troller, kurtlar ve her tür kötü ve çarpık yaratıkla olan mücadelesini anlatmaya devam ederek "Yüzüklerin Efendisi"ni yarattı. Bugün "Hobbit"le birlikte "Yüzüklerin Efendisi" fantastik edebiyatın kült eserleri arasında yer alıyor.