Her zaman dediğim gibi Evrenin Ötesi serisi ülkemizde ve yurt dışında hak ettiği etkiyi göremedi bence. Ben elimden geldiğinde herkese öneriyorum çünkü benim en sevdiğim bilim-kurgular arasındadır. Hatta bu yorumu yazarken de spoilerden olabildiğince uzak durmaya çalışacağım, hiçbir şeyin kitabın etkisini bozmasını istemiyorum *.* Ve turunu yaptığımız için çok memnunum, son kitap için oldukça beklemiştik ve başka bir kapakla çıkacak diye korkuyordum. Bu kapak hem seriyle uyumlu hem de görseli çok hoş.
Gelelim kitapta neler oluyor kısmına. Bir Milyon Güneş'i bitirdikten sonra sizi merak içinde bırakacak kadar çok farklı şey öğrenmiştik. Çırak, Amy ve onu takip eden Godspeed sakinleri gemi ile birlikte Centauri-Dünya'ya gidiyordu. Kitap da buradan başlıyor, dünyaya inmeleriyle birlikte Amy hemen Dondurulmuşları uyandırmaya gidiyor, anne ve babasına kavuşmak için. Ve baştaki iki lider de öldüğü için Amy'nin babası lider oluyor. Dondurulmuşların canlanması olayları biraz değiştiriyor tabii ki. En başta Amy'e bile güvenmeyen Godspeed insanları 98 kişiyle karşılaşınca haliyle çekiniyorlar ve Dondurulmuşların da onlardan farkı yok. Ucube gözüyle bakıyorlar birbirlerine. Ve bir olaylara el koymaları da durumu güçleştiriyor haliyle. Godspeeddekiler dünyaya gelmeyi kabul etmiş olabilirler fakat uzay gemisinden çıkmaya cesaretleri yok. Şöyle düşünün, onların bildiği tek yuva metal duvarların arkasında, temz hava, sınırsız gökyüzü ne demek bilmiyorlar. Ve düzensiz yağan yağmur, fırtına, şimşek onları olabildiğince korkutuyor.
Herkes gibi benim de Orion'un söyledikleri ve Centauri-Dünya ile ilgili teorilerim vardı ve kitap biraz geçtikçe hepsi yerine oturmaya başladı ve birazcık da üzülerek söylemeliyim ki hepsi tuttu. Niye üzülerek söylüyorum çünkü beni daha çok şaşırtmasını isterdim. İstediğim kadar şaşırtmamış olabilir ama kitaba birkaç saatliğine ara vermek zorunda kalmıştım ve o süre boyunca başka bir şey düşünemedim. Acaba ne olacak, o ipucu ne çıkar, Çırak ve Amy'nin babası anlaşacak mı, Amy ile Chris arasında ne oluyor, yine mi Phydus diye tüm gün boyunca dalgın dalgın bakındım. Kitap istediğimiz gibi çoğu şeyin cevabını veriyor ve aksiyonuyla birlikte sürüklüyor. Ama isterdim ki seri bitmesin ya da bir yan-seri gibi bir şey yapsınlar.
Okumak İçin 3 Sebep
- İçinde Aşk üçgeni yok.
Bunu en başa koymam gerekiyordu çünkü kitaplarda beni en deli eden kısımlardan biri budur. Özellikle Cehennem Makineleri serisinden sonra "ay ben ikisini de seviyorum galiba :/" diyen karakterlere karşı ciddi ön yargılarım var, hepsini toplayıp azarlamak istiyorum. Öhöm, dediğim gibi kitapta aşk üçgenini geçin öyle mıç mıç okurken gözlerinizi devireceğiniz bir aşk yok. Son kitapta üçgen oluşur gibi hissediyorsunuz fakat sakin olun canlarım, Revis bizi bambaşka sürprizlerle şok ediyor. - Kurgusu çok güzel.
Biyokimya ve genetiğe meraklı biri olarak tanıtım yazısını okur okumaz almıştım. Yen gezegenler, genetik mutasyonlar, Phydus gibi ilaçlar -merak etmeyin okuyunca anlayacaksınız- okurken sıkılmıyorsunuz. Gezegenler arası yolculuk teması çok güzel zaten bir de buna liderliğin kattığı baskıyla ve yeni bir yerin yabancılığıyla boğuşan kurgusu güzel karakterler ekleniyor. Bilim kurgunun içine güç ve özgürlük uğruna yapılan mücadeleler ve sırlar eklenince tadından yenmiyor :D - Tek bir karaktere odaklanmıyor.
Sevilen serilerde yazar son kitabına doğru ana karakter dışında birinin ağzından da bölümler yazar ya da yan seri çıkarır çünkü okuyucu tek bir karakterin görüşüyle yetinmek istemez. Evrenin Ötesi de bizi bir çift gözle sınırlamıyor. İki ana karakteri de kendi cümleleriyle okuyabiliyorsunuz. Godspeed'in nasıl dünya özlemi ve yabancılık çektirdiği Amy'den, nasıl yerlisi olunur, nasıl yuva olunur kısmını Çırak'ın ağzıyla okuyoruz. Bir karar anında doğru ve yanlışın iki yönünü de okuyunca o kitaba daha çok bağlanabiliyorsunuz haliyle.
a Rafflecopter giveaway
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder